Norveç'te zafer: 1-2A Milli Takım, EURO 2008 elemelerindeki en kritik maçında Norveç'i deplasmanda 2-1 yenmeyi başardı. Son maçlar öncesi puanını 21'e yükselterek ikinci sıraya yerleşen ay-yıldızlı ekip, finallere katılma yolunda avantajı eline geçirdi. Millilerimiz son maçını İstanbul'da Bosna Hersek ile yapacak.
Türkiye A Milli Futbol Takımı, Norveç ile karşılaştığı tarihi maçtan galibiyetle ayrıldı. EURO 2008 elemelerindeki en kritik maçında Norveç ile deplasmanda karşı karşıya gelen Türkiye, 1-0 yenik duruma düşmesine rağmen sahadan 2-1 galip ayrılmayı başararak, tarihi bir zafere imza attı.
Karşılaşmaya iyi başlayan evsahibi Norveç, 12. dakikada Hagen'in attığı golle öne geçti. Bu dakikada uzun kullanılan taş atışında ceza sahasında topla buluşan Hagen, yaptığı vuruşla takımını 1-0 öne geçirdi. Bu arada A Milli Takım'da İbrahim Kaş sakatlığı nedeniyle oyuna devam edemezken, bu futbolcunun yerine Gökhan Gönül oyuna dahil oldu.
Yediği gol sonrası çabuk toparlanan A Milli Takım, oyunda dengeyi sağladı ve rakip kaleye gitmeye başladı. Karşılaşmanın 31. dakikasında Emre Belözoğlu'nun yaklaşık 30 metreden attığı şık golle skora denge gelirken, ilk yarı da 1-1 eşitlikle sona erdi.
İkinci yarıya da Türkiye iyi başlarken, oyun orta alan mücadelesi şeklinde geçti. 60. dakikada sağ taraftan gelişen bir atakta Gökhan Gönül, topu ceza sahası yayı üstünde Nihat'la buluşturdu. Yüzünü kaleye dönen Nihat güzel bir vuruşla topu kalecinin sağından filelere gönderdi ve A Milli Takım'ın 2. golüne imza attı.
Bu dakikadan sonra Türkiye kontrollü bir futbol sergilerken, evsahibi Norveç kanatlardan geliştirdiği ataklarla pozisyon aradı. Ay-yıldızlı savunma, yan toplarda Norveç forvetine şans tanımazken, kalan dakikalarda başka gol olmayınca A Milli Takım sahadan 2-1 galip ayrılmayı başardı.
Gruptaki son maçlar öncesi puanını 21'e yükselten Türkiye, 20 puanda kalan Norveç'in önünde ikinci sıraya yerleşti. Türkiye EURO 2008 finallerine gitme yolundaki son maçını İstanbul'da Bosna Hersek ile yapacak.
• Terim: Kimin hak ettiği görüldü
• Ulusoy: İnanmıştık